Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Fas'ta düzenlenen 4. Küresel Yol Güvenliği Bakanlar Konferansı'na katıldı. Konferansta Türkiye'nin yol güvenliği alanındaki başarıları ve gelecekteki hedefleri hakkında önemli bilgiler paylaşıldı. Uraloğlu, kazalarda can kaybını yüzde 80 azalttıklarını ve dijital takografın yaygınlaştırıldığını belirtti.
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Fas’ın Marakeş kentinde düzenlenen 4. Küresel Yol Güvenliği Bakanlar Konferansı’na katıldı. 'Hayata Bağlılık' temasıyla gerçekleştirilen bu önemli etkinlik, dünya genelinden liderleri, uzmanları ve sivil toplum kuruluşlarını bir araya getirdi. Konferans, yol güvenliği konusundaki uluslararası iş birliklerini güçlendirmeyi amaçladı.
Konferans kapsamında, Bakan Uraloğlu, uluslararası ulaştırma iş birlikleri hakkında mevkidaşları ile ikili görüşmeler gerçekleştirdi. Ayrıca, yol güvenliğinin geleceği, iklim değişikliği, sürdürülebilir ulaşım ve yeni hareketlilik trendleri gibi konular ele alındı. Bu toplantılar, yol güvenliğinin sadece bir ulaşım meselesi değil, aynı zamanda bir halk sağlığı sorunu olduğunu vurguladı.
Bakan Uraloğlu, yol güvenliğinin halk sağlığı ve sürdürülebilir kalkınma açısından önemine dikkat çekti. Türkiye'nin, 2030 yılına kadar can kaybını yüzde 50 azaltma hedefi doğrultusunda yaptığı çalışmaların altını çizdi. Uraloğlu, “Güvenli altyapı ve akıllı ulaşım sistemleri alanındaki çalışmalarımız var,” dedi.
Uraloğlu, Türkiye'de son 20 yılda trafik kazalarında can kaybı oranında önemli bir düşüş sağlandığını ifade etti. Hedefin sıfır can kaybına ulaşmak olduğunu belirten Uraloğlu, sıkı denetim ve sürücü bilinçlendirme programları ile trafikte bilinç oluşturduklarını vurguladı. Ayrıca, dijital takografın 15 yıldır kullanıldığını ve Türkiye'nin dünyada 4. üretici ülke olduğunu açıkladı.
Uraloğlu, teknoloji ve dijitalleşmenin yol güvenliğinde önemli bir rol oynadığını ifade etti. Altyapının ve araçların akıllandırılması gerektiğini belirten Uraloğlu, yapay zekanın kullanılmasının önemine dikkat çekti. “Yol güvenliği ulusal bir mesele değil, bölgesel ve küresel bir meseledir,” dedi.
Marakeş Deklerasyonu'nu desteklediklerini ve iş birliği yapacaklarını belirten Uraloğlu, “Unutmayalım her hayat değerlidir ve her trafik kazası önlenebilir,” ifadelerini kullandı. Bu bağlamda, Türkiye'nin acil müdahale ve kaza sonrası bakım konusundaki tecrübelerini paylaşmaya açık olduğunu vurguladı.
Bakan Uraloğlu, konferans sırasında oturumda konuşan İsrail Ulaştırma ve Yol Güvenliği Bakanı Miri Regev’i protesto ederek salonu terk etti. Bu durum, konferansın dikkat çeken anlarından biri oldu. Uraloğlu, bu eylemiyle Türkiye'nin duruşunu net bir şekilde ortaya koydu.
Uraloğlu'nun bu protestosu, uluslararası platformlarda Türkiye'nin tutumunu ve yol güvenliği konusundaki hassasiyetini bir kez daha gözler önüne serdi. Konferansın genel atmosferi, yol güvenliği konusundaki iş birliğinin önemini vurgularken, bu tür eylemler de dikkat çekici bir mesaj niteliği taşıdı.